Türkiye 2023’te yapılacak seçimlere odaklandı.
Seçim yaklaştıkça hem heyecan artıyor hem de siyasetin nabzı.
Cumhur İttifakı’nda aday Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve partiler uyum içinde sahaya inerken muhalefette kafa karışıklığı ve çelişkiler sürüyor.
Son olarak Millet İttifakı üyesi 6’lı masa liderlerinden Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, muhalefetin cumhurbaşkanı adayıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
“Cumhurbaşkanı’nı 6’lı masa yönetecek”
Muhalefetin seçimi kazanması durumunda yönetim stratejisini açıklayan Karamollaoğlu seçilen cumhurbaşkanının siyasi partilerin genel başkanlarından oluşan ‘eşgüdüm kurulu’ tarafından yönetileceğini söyledi.
Karamollaoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Seçildikten sonra aceleye ne ihtiyaç var, bunu 5 yılda yaparız derse bu karaktersizlik olur” “Cumhurbaşkanı seçildi, bütün bunları da yazdı, teşekkür ediyorum bana da yetkiyi verdiniz, ama aceleye ne ihtiyaç var, bunu 5 yıl içinde bunu gerçekleştiririz… Diyebilir mi, diyebilir. Ama bu karaktersizlik olur. Seçildikten sonra Cumhurbaşkanı’nın böyle bir tavır sergilemesi tam bir karaktersizlik olur.”
Muhalif kanattan büyük tepki
Açıklanan bu ‘eşgüdüm kurulu’ stratejisi başta muhalif kesim olmak üzere büyük tepkiye neden oldu.
Hem seçmen hem de muhalif camianın ileri gelenleri adeta bu anlayışı yerden yere vururken bu durum beraberinde birçok soruyu da gündeme getirdi.
Milletin iradesi masaya bağlanacak
6’lı masanın bu yönetim şekli en başta milli iradenin tecelli etmesi önünde büyük bir engel teşkil ediyor.
Yüzde 50+1 oy alan Cumhurbaşkanı’nın gölge bir kurul tarafından yönetilmesi daha şimdiden ‘kukla Cumhurbaşkanı’ söylemlerini ortaya çıkardı bile.
Her konuda masadan görüş alacak
Örneğin seçilecek Cumhurbaşkanı, dünya liderlerinden biriyle yaptığı görüşmede kararını direkt olarak veremeyecek. Görüşmeden sonra 6’lı masaya danışacak ve kararını böyle iletecek.
Ya da ülkenin savaş veya barış gibi tarihi bir kararı vermesi gerektiğinde yine Cumhurbaşkanı’ndan yetki olmayacak ve yüzde 1’le masada oturan bir liderin vereceği karara bağla kalacak.
İmza dışında işlevi yok
6’lı masada liderler konuyu değerlendirerek kararlarını Cumhurbaşkanı’na iletecek.
Bu aşamada Cumhurbaşkanı’nın resmi olarak imza atması dışında herhangi bir işlevi olmayacak.
Kabine boşa çıkıyor, bakanları da 6 lider atamış olacak
Bu durum aynı zamanda kabineyi de boşa çıkaracak.
Bakanların hiçbiri bu karar mekanizmasında olmadığı gibi atamaları da doğal olarak Cumhurbaşkanı tarafından değil ‘kurul’ tarafından yapılmış olacak.
Dış politikada hem tehlikeli hem işlevsellikten uzak
Diğer yandan muhalefetin belirlediği bu sistem, milli güvenlik ve dış politikada da hem işlevselliği hem de güvenililirliği bakımından problemlere gebe.
Dış politikada acil alınacak önlemler ve atılacak adımların nasıl yapılacağı merak konusu.
Özellikle Cumhurbaşkanı’nın mevkidaşları ile yapacağı görüşmelerin akıbeti ve ilerleyişinin nasıl olacağı da merak edilenler arasında.
