Hükümete göre Uzay, geleceğin kritik bir savaş alanı olacak ve en ölümcül tehdit “dış atmosfer nükleer saldırı” olacak.

Savunma Bakanlığı bir gazetede böyle bir olayı “kalıcı öldürme” senaryosu olarak nitelendirdi; bakanlığa göre bu, elektronik savaştan, lazer göz kamaştırıcılığından, siber saldırılardan veya yörüngesel ASAT’lardan (uydu karşıtı silahlar) çok daha ölümcül olacak.

Makaleye göre, “Uzay alanı bozulabilir (geçici veya kalıcı ve potansiyel olarak kritik zamanlarda) veya kinetik olmayan etkilerden ve elektronik savaştan kinetik saldırıya kadar çeşitli tehditler tarafından hedef alınabilir”.

Ancak araştırma, böyle bir saldırının olasılığı hakkında tam derinliğe inmiyor. Independent, ek bilgi için Savunma Bakanlığı ile temasa geçti.

Araştırmada “Uzay hem muazzam faydalar hem de yeni zorluklar sundu. Gündelik yaşam uzaya bağlıdır ve uzay, Silahlı Kuvvetler için hayati önem taşıyan, savaş kazandıran teknolojinin temelini oluşturur. Uzay, küresel olarak komuta etme ve yönetme, gözlem ve istihbarat sağlama ve füze uyarıları sağlama yeteneğimizi geliştirir.” denildi.

SpaceX ve Amazon’un Project Kuiper tarafından geliştirilenler gibi mega takımyıldızların ve yeniden kullanılabilir roketlerin konuşlandırılmasıyla, uzaya erişim daha ucuz ve daha kolay hale geldi ve bölgeyi daha “rekabetçi, sıkışık ve çekişmeli” hale getirdi.

RAPORDA RUSYA VE ÇİN ÖN PLANDA YER ALIYOR

Raporda Rusya ve Çin gibi İngiltere’ye düşman olabilecek ülkeler için ‘uydu iletişimini engellemek ve sömürmek ve uzay sistemlerimizi tehdit etmek ve potansiyel olarak yok etmek için elektronik harp, doğrudan enerji silahları, eş yörüngeli anti uydu silahları ve doğrudan çıkışlı anti uydu füzeleri kullanabilecekler’ deniliyor.

Buna karşı koymak için hükümet, savunma uydusu Skynet’i kuantum alan sensörleri, ikincil yükler ve daha fazla uzay tabanlı keşif gibi daha fazla sensörle iyileştirmenin yollarını arıyor.

Rapor, istihbarat toplamaya dayalı önleyici savunmalara odaklanıyor ve “Uzaydaki çıkarlarımıza aykırı eylemleri izlemeye, anlamaya ve yanıt vermeye devam edeceğiz” diyor ve şu ifadelere yer veriyor;

“NATO’nun uzaya, uzaydan veya uzaydan yapılan saldırıların İttifak’ın güvenliğine açık bir tehdit oluşturduğunu ve Kuzey Atlantik Antlaşması’nın 5. Maddesinin etkinleştirilmesiyle sonuçlanabileceğini kabul etmesini takdir ediyoruz. Uluslararası ve yerel hukuka uygun olarak, uygun yanıtları alacağız.”

Makale ayrıca, uyduların etkinliğini azaltabilecek veya olumsuz etkilere neden olabilecek, uzay enkazı ve güneş patlamaları gibi Hava Durumu gibi hem uzayda hem de yerde yeteneklerimizi önemli ölçüde bozma potansiyeline sahip bir dizi çevresel riske de dikkat çekiyor.

İKİNCİ BİR RAPOR HAZIRLANIYOR

İş, Enerji ve Sanayi Stratejisi Departmanı bu konuları bir sonraki raporda ele alacak.

Uzay enkazı üzerindeki potansiyel etki nedeniyle, uzmanlar tüm uydu karşıtı silahlar için bir moratoryum önerdiler. Bir açıklamada, astronotlar, uzay ajansları ve hükümet yetkilileri Birleşmiş Milletler’den “yörüngedeki nesneleri yok etmek veya devre dışı bırakmak için bir ‘öldürme aracı’ veya şarapnel kullanarak yüksek hızlı fiziksel darbeler kullanan” silahları yasaklamasını istediler.

Amerika Birleşik Devletleri Uzay Komutanlığı’na göre, Rusya, uzay tabanlı bir uydusavar silahının tahribatsız bir testini Temmuz 2020’de ve bir diğerini aynı yılın Aralık ayında gerçekleştirdi.

Bir Pentagon raporuna göre, Çin de ayrıca yüksek ve alçak yörüngeli uydulara saldırabilecek füzeler ve elektronik silahlar geliştiriyor.

ABD de uzayı keşfediyor. Raporlara göre, ABD hedef bir uyduyu veya gemiyi bozabilecek veya yok edebilecek bir uzay silahı çıkarabilir. Böyle bir silah 2020’de sunulacaktı, ancak salgın ve Trump yönetiminin Afganistan’dan çekilme niyetleri böyle bir açıklamayı erteledi.

Kaynak: hürriyet.com.tr