İstanbul – Doç. Dr. Gülhan Benli, mimarlık mesleği ve kültürel miras alanında kazandığı deneyimlerle genç mimarlara ilham olmaya devam ediyor. Business Channel Türk TV’ye konuk olan Benli, kariyer yolculuğu ve kültürel mirası koruma çalışmalarına dair önemli bilgiler verdi.
Mimarlık Kariyerine Eşiyle Birlikte Başladı
Gülhan Benli, 1991 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden mezun olduğunu belirterek, mimarlık eğitimine olan ilgisinin lise yıllarında şekillendiğini aktardı. Benli, “Tereddütlerim olmasına rağmen eşim Atilla’nın teşvikiyle mimarlığa yöneldim,” ifadelerini kullandı. Üniversite yıllarından itibaren küçük ve büyük ölçekli projelerde aktif olarak yer aldığını belirtti.
Tarihî Alanlara Olan İlgisi Onu Akademisyenliğe Taşıdı
Benli, restorasyon ve belgeleme alanlarında kendini geliştirmek amacıyla yüksek lisans ve doktora çalışmalarına devam ettiğini söyledi. Tarihî Kapalı Çarşı ve çevresindeki Osmanlı hanlarına odaklanan doktora tezi, akademik kariyerinin dönüm noktası oldu. “Bu süreç, benim için kültürel mirasın korunmasının ne kadar kritik olduğunu fark etmemi sağladı,” diyen Benli, sektörde edindiği deneyimleri gençlerle paylaşmak amacıyla akademisyenliğe adım attığını ifade etti.
Mimari Çalışmalar ve Projelerle Katkı
Uzun yıllar serbest mimarlık projeleri yürüten Benli, 60’a yakın iç mimari ve dekorasyon projesini hayata geçirdiğini belirtti. Ancak tarihî yapılarla daha fazla ilgilenme isteği, kariyerinde farklı bir yön izlemeye iten bir etken oldu. Özellikle Osmanlı ticari yapılarının korunması konusunda devlete ve yerel yönetimlere önemli görevler düştüğünü vurguladı.
Kültürel Mirasın Korunması İçin Alan Çalışmaları
Benli, İstanbul Medipol Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapıyor ve öğrencilere kültürel mirasın korunmasına yönelik saha çalışmaları yaptırıyor. Erzincan Kemaliye ve Niğde’deki uygulamalardan elde edilen bulguların kitap ve sergilerde sunulduğunu ifade eden Benli, öğrencilere teorik bilgiyi sahada deneyimleme fırsatı sunduklarını belirtti.
“Akademik Hayat, Mimarlığa Farklı Bir Anlam Kazandırıyor”
Benli, akademik hayatın mimarlık mesleğine yeni bir bakış açısı kazandırdığını ve öğrencilere rehberlik etmenin büyük bir sorumluluk olduğunu söyledi. “Tarihî yapıların belgelenmesi ve korunması uzun ve meşakkatli bir süreç, ancak bu eserlerin yaşatılması için çaba göstermek bizim görevimiz,” diyerek kültürel mirasın gelecek kuşaklara aktarılmasının önemini vurguladı.
