Çin Devlet Başkanı Şi Jinping ile ABD Başkanı Joe Biden, Endonezya’nın Bali Adası’nda G-20 Liderler Zirvesi öncesi Biden’ın göreve gelişinin ardından ilk kez yüz yüze görüştü.
Üç saatten fazla süren görüşmenin ardından Çin tarafından yapılan yazılı açıklamada, Şi’nin görüşmede Çin-ABD ilişkilerinin mevcut durumunun iki ülke ve halkın temel çıkarları ile uluslararası toplumun beklediği gibi olmadığına dikkat çektiği aktarıldı.
İki ülke arasındaki bütünlüğe vurgu yapıldı
Çin ve ABD’nin tarihe, dünyaya ve insanlara karşı sorumluluk duygusuna sahip olması gerektiğine dikkat çeken Şi, iki ülkenin bir bütün olarak dünyanın yararına sağlıklı ve istikrarlı büyümenin izini sürdüklerini söyledi.
Şi, Çin’in bağımsız bir barışçıl dış politika izlemede kararlı olduğunu, konumunu ve tavrını her zaman meselelerin esasına göre belirlediğini ve anlaşmazlıkların diyalog ve istişare yoluyla barışçıl bir şekilde çözülmesini savunduğunu aktardı.
Dünyanın tarihte önemli bir dönüm noktasında olduğuna işaret eden Şi, ülkelerin hem benzeri görülmemiş zorluklarla mücadele etmesi hem de benzeri görülmemiş fırsatları yakalaması gerektiğini belirtti.
“Çin ve ABD’nin başarıları birbirleri için tehdit değil, fırsattır”
Çin-ABD ilişkilerinin bir tarafın zaferinin diğerinin yenilgisi olduğu “sıfır toplamlı bir oyun” olmaması gerektiğini vurgulayan Şi, “Çin ve ABD’nin başarıları birbirleri için tehdit değil, fırsattır. Dünya, iki ülkenin kendilerini geliştirmesi ve birlikte gelişmesi için yeterince büyük” dedi.
İki tarafın birbirlerinin iç ve dış politikalarını ve stratejik niyetlerini doğru bir şekilde algılaması gerektiğini belirten Şi, Çin-ABD etkileşiminin “çatışma” ve “sıfır toplamlı rekabetle” değil “diyalog” ve “kazan-kazan” işbirliği ile tanımlanması gerektiğini sözlerine ekledi.
“Çin, mevcut uluslararası düzeni değiştirmeye veya ABD’nin iç işlerine karışmaya çalışmıyor”
Şi, “Çin, mevcut uluslararası düzeni değiştirmeye veya ABD’nin iç işlerine karışmaya çalışmıyor. ABD’ye meydan okumak veya onu yerinden etmek gibi bir niyeti yok. İki taraf birbirine saygı duymalı, barış içinde bir arada yaşamalı, kazan-kazan işbirliğini sürdürmeli ve Çin-ABD ilişkilerinin yön veya hız kaybetmeden bir an önce doğru yolda ilerlemesini sağlamak için birlikte çalışmalıdır” dedi.
Tayvan sorunu
İHA’nın haberine göre, Tayvan sorununun kökeni ve Çin’in ilkeli duruşuna değinen Şi, Tayvan sorununun Çin’in temel çıkarlarının tam merkezinde yer aldığını, Çin-ABD ilişkilerinin siyasi temelini oluşturduğunu ve Çin-ABD ilişkilerinde aşılmaması gereken ilk kırmızı çizgi olduğunu vurguladı.
Tayvan sorununun Çin’in iç meselesi olduğunu söyleyen Şi, Çin halkının ve ulusunun ortak arzusunun ulusal yeniden birleşmeyi gerçekleştirmek ve toprak bütünlüğünü korumak olduğunu da sözlerine ekledi. Tayvan’ı Çin’den ayırmaya çalışan herkesin Çin ulusunun temel