Üro-Androloji Uzmanı Prof. Dr. Halim Hattat, orta yaştaki erkeklerde performans kaybı, cinsel istekte azalma, prostat büyümesi, motivasyon düşüklüğü gibi problemlerin olabileceğini söyleyerek, “Kişiler bu sorunları sadece kendilerinin yaşadığını düşünüp, uzmana başvurmuyor. Ama hepsinin tedavisi var, mutlaka bir doktora gidin” dedi.
Özellikle 40 yaşından sonra erkeklerde bazı ürolojik sorunların ortaya çıktığını söyleyen Hattat Klinik’ten Üro-Androloji Uzmanı Prof. Dr. Halim Hattat, 5 problemi sırlayarak, önerilerde bulundu.
“PERFORMANS KAYBI BAŞLAR”
Kişilere uygun tedavilerin uygulandığına dikkat çeken Prof. Dr. Hattat, “Kişilerin şikayetleri artıkça kimseye söylemeden, hekime başvurmadan hayatına devam ediyor. Böyle olunca partnerlerinden ve cinsellikten uzaklaşabiliyorlar. Aslına bakarsanız orta yaşlara gelmeden, daha 30’lu yaşlardan itibaren cinsel fonksiyonlarda doğal bir yavaşlama başlıyor. Penis damarları, sinirleri ve kaslarında yani cinsel bölgedeki lokal dokuda değişim yaşanıyor. Bu durum sertleşmeyi sağlama ve sürdürme yeteneğini sekteye uğratıyor. Özellikle sağlıksız beslenen, kilo sorunu olan, egzersiz yapmayan, aşırı alkol tüketen, sigara içen erkeklerde penis dokusu daha da olumsuz etkileniyor. Diyabet, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, sinir sistemi sorunları gibi risk faktörü olanlarda bu etki şiddetleniyor. Böylece orta yaşlarda organik anlamda sertleşme sorunu baş gösteriyor. Sertleşme sağlayamama, sertleşmeyi devam ettirememe, penisin sertleşme halinde eskisi kadar fit durmaması gibi sıkıntılar oluşuyor. Böyle sorunlarda tam bir organik inceleme yapılıp sertleşme sorunu için önerilen tedavilerden size uygun olanları seçiliyor. Bu maksatla haplar, enjeksiyonlar, penis ütüsü gibi yeni tedaviler uygulanabiliyor” diye konuştu.
“CİNSEL İSTEK VE MOTİVASYON DÜŞER”
30’lu yaşlardan itibaren oluşan başka bir değişim de testosteron hormonuyla ilgili olduğunu belirten Prof. Dr. Hattat, “Erkeklik hormonu olarak bilinen testosteron orta yaşlara gelindiğinde artık klinik belirti verecek oranda azalmış oluyor. Bunun en önemli belirtisi cinsel isteksizlik şikayetidir. Bunun yanında genel cinsel iştah ve uyarılmada düşüş, yorgunluk, halsizlik, kilo artışı, kemik zayıflığı gibi yan şikayetler de görülüyor. Sabah sertliklerinin sıklığı ve kalitesi düşüyor. Görsel uyaranlara verilen cinsel tepkiler azalıyor. Eskiden cinsel dürtüler bir düşünceyle bile tetiklenebilirken artık daha dokunmatik uyarılara ihtiyaç duyuluyor. Bu durumda testosteron eksikliği basit bir kan testiyle tespit ediliyor. Testosteron eksikliğinin şiddetine göre hormon tedavilerinden yararlanılabiliyor” ifadelerini kullandı.
“BOŞALMA SÜRESİ DEĞİŞİR”
Penisin lokal dokusunda ve testosteronda meydana gelen değişimlerin orta yaş erkeklerinde erken boşalmayı tetikleyebileceğini belirten Doç. Dr. Hattat, “Erken boşalma bazen eskiden beri süregelen bir şikayet olmasına rağmen daha önceleri gecede birkaç kez sertleşme sağlanarak ötelenmiş bir sorun olabiliyor. Orta yaşlarda sertleşme de bozulunca bu sefer erken boşalma da öncelik kazanıyor. Yine sertleşme elde etmede zorluk yaşayan erkekler sertliği kaybetmemek adına erken boşalmayı alışkanlık haline getirebiliyor. Böyle bir durum özellikle erkeklere göre daha geç uyarılan ve orgazm olmak için daha kapsamlı bir uyarıya ihtiyaç duyan eşlere ihtiyaç duydukları süreyi tanımıyor. Erken boşalmada günümüzde uygulayabildiğimiz pek çok tedavi seçeneği var. Hem ilaç tedavileri hem penise lokal destekler hem de boşalma kontrolünü kolaylaştıracak ev ödevleriyle boşalma süresinde fark edilir bir artış sağlanabiliyor” dedi.
“PENİSTE EĞRİLİK GELİŞEBİLİR”
40 yaşından itibaren birçok erkeğin penis eğriliğinin yaşamaya başlayacağını söyleyen Prof. Dr. Halim Hattat, “Genetik faktörler etkili olsa da şeker hastalığı veya zorlayıcı cinsel ilişkilerde de penis eğriliği sıklaşıyor. Eğrilikte en büyük sıkıntı sertleşme anında yaşanıyor. Sertleşme sürecinde penisteki eğrilik cinsel birleşmede zorluk ve ağrı yaratabiliyor. Zamanla serleşme de bozuluyor. Peyronie (penis eğiriliği) için ilaç tedavilerinin yanı sıra özel bazı penis enjeksiyonları ile penis ütüsü kullanılabiliyor. Çok ileri vakalarda cerrahi işleme ihtiyaç duyuluyor” diye konuştu.
“HER ERKEKTE PROSTAT BÜYÜR”
Kırklı yaşlarda her erkeğin prostat dokusunda iyi huylu bir büyümenin olmaya başlayacağını aktaran Prof. Dr. Hattat, “60 yaşına gelindiğinde erkeklerin yüzde 60’ında prostat büyümesi görülüyor. Bu kanserin aksine selim nitelikte bir büyüme. Bu büyüme erkeklerin üçte birinde tedavi gerektirecek ölçüde idrar yolu tıkanıklığı yaratıyor. Sık sık kesik kesik idrara çıkma, idrar yaparken zorlanma, gece idrara kalkma gibi şikayetler görülüyor. İdrar şikayetleri cinsel yaşamı da olumsuz etkiliyor. Bu nedenle orta yaşlarda mutlaka bir prostat check-up’ı yaptırmakta fayda var. PSA (prostat spesifik antijen) ve muayene sonuçlarıyla, ihtiyaç duyulduğunda yapılan ultrason gibi yöntemlerle prostat büyümesini takip etmek gerekiyor. Böylece ilerleyen dönemde olası bir prostat kanserinin erken dönemde teşhis edilmesi de kolaylaşıyor” ifadelerini kullandı.