Taşlık Burnu’nda tarihi Likya Yolu’nda bulunan Gelidonya Feneri, Türkiye kıyılarının en yüksek fenerlerinden biri olma özelliğini taşıyor. Gelidonya veya resmi adıyla Taşlıkburnu Feneri, denizden yaklaşık 227 metre yükseklikte ve 3 kilometre içeride bulunuyor.
DENİZ YOLU YA DA PATİKADAN 2 KİLOMETRE
Beydağları Sahil Milli Parkı içerisinde sivri kayalıklar üzerinde inşa edilen fenere ulaşım deniz yoluyla ya da patika yoldan iki kilometre yürüyüşle sağlanıyor.
ORMAN VE DENİZ ARASINDA
Akdeniz’in çam, kekik ve adaçayı kokulu ormanıyla masmavi suları arasında kalan Gelidonya Feneri, manzarasıyla da dikkati çekiyor. Fenere ulaşmak için patika yoldan ilerleyen turistler, sonbaharın renkleri arasında, doğanın içinde yürüme fırsatı buluyor.
TURİSTLERİN İLGİ ODAĞI OLDU
Rusya, Ukrayna, Almanya başta olmak üzere farklı ülkelerden gelen turistler, fenerin bulunduğu bölgeye çıkarak doyumsuz manzarayı seyrediyor. Tur kafilelerinin de geldiği bölgeye, kamp faaliyetlerinde bulunan dağcılar da ilgi gösteriyor.
Rusya’dan gelen Viktorina Galine, eşi ve iki çocuğuyla Antalya’ya tatile geldiğini, doğayı ve tarihi mekanları sevdiğini söyledi.
Gelidonya Feneri’ni sosyal medyada gördüğünü belirten Galine, “Arkadaşlarımızla kafile halinde geldik. Harika bir yer. Doğası çok güzel.” dedi.
İLGİ YOĞUN OLUNCA ÇADIR KAMPLARI KURULDU
Fenerin içinde sarnıçların bulunduğunu vurgulayan Karataç, çok eskiden yağmur suyunun sarnıçlarda biriktirilerek içildiğini belirtti.
Ziyaretçilerin doğada güzel zaman geçirdiğini aktaran Karataç, şunları kaydetti:
“Yazın yoğundu, kışın da yoğun oluyor. Fener, her mevsim yoğun ziyaretçi alıyor. İlk yağmurla çimler, laleler çıkıyor. Sonbaharda farklı renge bürünüyor. Gelidonya Feneri’nin popülerliği arttı, artık meşhur oldu. Ziyaret eden sosyal medyadan paylaşıyor, gören geliyor. Turistler yoğun ilgi gösteriyor ama Türkiye’nin her bölgesinden de öğrenciler geliyor. Bölgede bazı diziler de çekiliyor. İlgi yoğun olunca o bölgede çadır kamp alanları oluştu. Turizme de önemli katkı sağlıyor.”
GELİDONYA FENERİNİN TARİHÇESİ
1934’te yapımına başlanan ve 1936’da faaliyete geçen Fener, Türkiye kıyılarında en yükseğe konumlanmış deniz feneri olarak biliniyor. İlk yapıldığında gaz yağıyla çalışan fener, günümüzde güneş enerjisi sistemiyle çalışıyor. Fener, Gelidonya Burnu, Taşlık Burnu ve Kırlangıç Burnu gibi geniş bir alana hizmet veriyor.