Bugün Flash Tv’de “ALSANA HABER” Türkiye’deki son ekonomik zamlardan dolayı Halkın alım gücünün azalmasına rağmen sosyal medyada pahalı mücevher, kürk, yat, ev ve arabalarını vatandaşın gözüne – gözüne sokan ünlüleri masaya yatırdılar.
https://www.youtube.com/watch?v=YRwJghT0b-I&ab_channel=ALSANAHABER
Selin Ciğerci’nin TV 8‘deki 2. Sayfa programında yüzüğüm 9 milyon demesi üzerine halktan tepkiler gelince “AL SANA HABER” in sansasyonel moderatörü Seyhan Soylu bugün masadaki ünlü yorumcular Nihat Doğan, Erol Köse, Sevim Alan, Başak Çokan’a sordu; Halkımız sofrasına ekmeği kuyrukta alırken bu arkadaşları yaptığı doğru mu?
Seyhan Soylu; “ Selin Ciğerci ile Gökhan Çıra’nın boşandıktan sonra iş yerleri bayileri kapatıyor, Ürünleri artık eskisi gibi satmıyor. Halk üzerindeki kredileri çok hava attıkları için mi? Bu yüzden mi barıştılar? Halk Yeter mi dedi?’’
Sevim Alan; ‘’ Gençleri özendiriyorlar, Halk kandırıldığını düşünüyor. Bu kadar lüksü halkın gözüne sokmak sakıncalı. 100 evi sevindirme ihtimali varken bana göre saçma.’’
Nihat Doğan; ‘’ Selin’in bu yaptığı Dinden dönme sonradan görme diye bir özlü söz var ya tam bunun vücut bulmuş hali, Benim çok zengin arkadaşlarım var Sabancı’ları, Koç’ları veya onların çocuklarını hiç malınla gösteriş yaptığını gördün mü? Bu mahalle yanarken saçını tarayan hem halktan kazanıp hem de halka gösteriş yapmak büyük bir paradoks.’’
Başka Çokan; İlmin azaldığı yerde dünya nimetleri çoğalır, ilmin çoğaldığı yerde dünya nimetleri çoğalır. Kitap okur, kendini geliştirirseniz, Nefsiniz kontrol ettiğiniz taktirde dünya nimetlerine gözünüz azalır nefis doymayan bir kavram. Bu aile ve yetiştirilmeyle terbiye ile alakalı. Çocukluğunuzdan gelen gerçek varlık varsa aile o varlıkla edepsizlik olduğunu gösterişin ayıp karşılanacağını çocuk bunlarla hava atmaz karakteriniz ortaya koyar.
Erol Köse; Burayı Mevlevihane’ye çevirdiniz. Kadın şaşaayı seven bir kitleye hitap ediyor. Şimdi başka bir olay daha var. Bu arkadaşımız yıllarca Otobanda kötü bir hayat yaşamıştır. Otostop vs. anlıyorsunuz Tv’ de her şey konuşulmuyor. Şimdi bu travmalardan sonra siz bana neler yaptınız ama be o çamurdan çıktım.
Nihat Doğan; Eskiden insanların alım gücü vardı senide kınıyorum Erol abi…10 – 20- 30 yıl önce insanların alım gücü vardı. Ben bir işçi çocuğuydum. İnsanlar 30 yıl önce ev araba alabiliyordu şimdi ekonomi…
O sırada Masa’nın üzerindeki programın başından beri duran gümüş bir kutunun içersin de ne olduğunu tüm yorumcular merak ediyordu. Seyhan Soylu gösteriş meraklılarına ne diyecekti? Yönelecek ve yine gündemi belirleyecekti. Masadakiler sustu. O konuştu…
Programın moderatörü Seyhan Soylu yapım ekibinden bir boş su bardağı istedi… Bardağı eline alan Soylu; Gerçek elmas ve pırlantayı test için eğer lup yoksa su veya buharla test yapılır. Ben çocukken Kapalıçarşı da yazları çıraklık, kalfalık sonra da ustalık yaptım. Altını haddeden çeker, istediğim montörü çizer ve onu küpemi, yüzük mü? Yoksa bilezik mi ne istersem yapar taşını mıhlarım. Cilasını rodajını yapar sonrada Sait Koç’un yanında çıraktım satmasını beceririm. Ayrıca da Sevan Bıçakçı’yı da aratmam” dedi. Soylu sözlerine ben ayrıca bütün taşları da bilirim. Pırlanta, elmas, safir, yakut, zümrüt vs. bu ekrandan bunları takanlar Mozanit takıyor. Yani sahte pırlanta takıyorlar. Selin’inki de sahte getirelim bir eksper onlarınkine de benimkine de baksınlar. Ben lüks yaşantı yaşamayı sevmem, hatta evimi, soframı vs. göstermeme konusunda imtina ederim. Bazen Ülke ve Türklükle ilgili bir şey olursa evdeki bayrakları kalkanı vs. gösteririm. Bu havanız kime kiralık yat, araba, evler sahte Mücevheratlarla haber olmaya çalışıyorsunuz, alt yapınız olmadığı içinde sunabileceğiniz bir şey yok. Ben eşimden ayrılırken alyansımı dahi bırakıp çıktım” dedi
O sırada Nihat Doğan yerinden kalktı ve gümüş kutuyu açmaya kalktı. Seyhan soylu hemen müdahale etti ve Nihat Doğan ‘a; “Biraz sonra aklın gidecek, bana bakış açın değişebilir. İlk kez bir şey göstereceğim.”
Nihat Doğan; “Öylemi seni sevebilirim.” diye makara yaparken… Seyhan Soylu kameraya dönüp konuşmasına devam etti.
Seyhan Soylu; ‘’ İlk eşim Şah’ın yeğeni İran Prensi Ataollah Pehlevi bana boşandıktan sonra ayrılık hediyesi bunu banka kasana koy diye bu kutunun içindekileri yolladı.” dedi o sırada kutudan işlenmemiş ve kocaman elmas, pırlanta, zümrüt vs. değerli çıkaran Seyhan Soylu masadaki herkesi şok ettiği gibi izleyicileri de şok etmeye devam etti. Nihat Doğan kocaman zümrüdü cebine atmaya çalışırken Seyhan Soylu öyle sözler söyledi ki izleyiciler kanalı tebrik telefonlarına tuttu.
Seyhan Soylu; “ Arkadaşlar birgün ALLAH nasip ederse, ben bir gün bu taşlarla Engelliler köyü yapıp onlarla yaşlanacağım. Eşim bir prensti ve madenleri vardı. Özel uçağı vs. adam Prens’ ti, aşkım bitti. Ayrıldım. Benim Kofçaz’da büyük bir yerim var. Orada bu hayalımı 1.000 Engelli aile ile yaşamak hayalim var. İNŞALLAH nasip olursa 2023 yılında proje başlıyor. Ben takı takmayı sevmem onlar sahte mücevherleri gösterince ilk defa bunu göstermek istedim. Bakın suya atıyorum diyerek ekranda test için ekspertize gelsin onların sahte takılarımı bu mu gerçek görsünler diye baksınlar. Sultan Süleyman’a bu dünya kalmamış bize mi? Kalacak. Benim mazlum halkıma hava atmayın. Bir gün ölürsem de aileme tek vasiyetim bu 8 milyon değerindeki taşlar. Ben bu taşlarla mücevher yerine elime bereket sembolü yaptırmayı tercih ettim. İnsanlar taktıkları mücevherle adam olmaz. Eline yüzük yerine elini uzattığında ceketini iliklete bilmektir” dedi.
Masadaki Nihat Doğan ve Erol Köse de yerlerinde kalkıp Seyhan Soylu’ nun elini öptüler. Ekrandakilerde stüdyodakilerde Seyhan Soylu’ nun bu insanlık dersine alkış tuttular.