Partisinin il başkanlığını ziyaret etmek ve genel af çağrısında bulunmak üzere Van’a gelen Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, il binasında basın toplantısı düzenledi.
Sarıgül, toplantıdaki konuşmasında, “Türkiye Değişim Partisi olarak barıştan yana bir partiyiz. Bizim Türk Silahlı Kuvvetleri’mizin kuruluş amacı, yurtta barış ve dünyada barıştır. Ama zaman zaman bayrağımıza ve toprağımıza göz dikenlere karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’miz de bayrağımızı ve toprağımızı korumak için gerekli çalışmaları yapmak durumundadır. Yoksa bizim Türk Silahlı Kuvvetleri’miz hiçbir zaman savaş yanlısı bir ordu değil. Her zaman barış yanlısı bir ordudur. Umarım ki bayrağımıza göz dikenler, umarım ki toprağımıza göz dikenler, gerekli dersi alırlar ve Türk Silahlı Kuvvetleri’miz de kara hareketi yapmak durumunda kalmaz. Ama bir kez daha söylemek isterim ki dünyanın neresinde savaş varsa bu savaşların arkasında Amerika vardır. Dünyanın neresinde huzursuzluk varsa onun arkasında Amerika vardır. Bir kez daha Van’dan bütün milletime saygıyla sevgiyle şunu söylemek isterim ki Amerika’nın oyununa gelmeyin. Kürt yurttaşlarım ve Türk yurttaşlarım kardeştir, kalleş olan Amerika’dır.” dedi.
Cezaevi önünde af çağrısı
Daha sonra beraberindekilerle Van Ceza İnfaz Kurumu önüne giden Sarıgül, şöyle konuştu:
“9 Nisan tarihinde Türkiye Değişim Partisi Genel Merkezi’nden bir af çağrısında bulunduk. Af talebimiz vicdani bir taleptir. Özellikle pandemi koşulları münasebetiyle hızlı yargılamalar oldu. Gözden kaçan bazı konular oldu. Özellikle uyuşturucu batağına gençlerimiz itildi. Binlerce gencimiz sadece uyuşturucu kullandığı için kader mahkumu durumunda cezaevlerinde. Şu anda kapasitenin çok üzerinde mahkumlar var. Cezaevlerinde dünyaya gelen evlatlarımız ve çocuklarımız var. Yine içeride annesi babası olup da doğum yapan gençlerimiz var. Af talebimiz Türkiye’deki toplumsal barışı tekrar sağlayacak. Af talebimiz kardeşlik hukukunu yeni baştan tahsis edecek. Türkiye Değişim Partisi olarak aftan herhangi bir siyasi beklentimiz kesinlikle söz konusu bile değildir. Bir haksızlığa uğrayan bir anne, evladına kavuşursa bu bizim için en büyük mutluluk olacak. Eşi kocasına kavuşursa en büyük mutluluk bizim için bu olacak.
“Bütün siyasi partileri davet ediyorum”
Bütün siyasi partileri toplumsal barış affına, kardeşlik hukuku affına katılmaya davet ediyorum ve toplumsal barış affı, kardeşlik hukuku affı inanın ki toplumdaki barışı, saygıyı, sevgiyi yeni baştan tazeleyecektir. Vicdanlı devletim, benim merhametli devletim, inanıyorum ki 250 binin üzerindeki kader mahkumunun seslerine kulak olacaktır. Kader mahkumları dışarı çıktıktan sonra onlara iş desteği vermemiz lazım. Lojistik destek vermemiz lazım. Ekonomik destek vermemiz lazım ve af çağrısına başladığımız 9 Nisan’dan sonra yarı açık cezaevlerinde bulunan kader mahkumlarının süresi uzatıldı. Bu çok önemli ve anlamlı bir gelişmedir. İnşallah çok yakın bir zamanda kardeşlik hukuku affını yeni baştan tahsis edeceğiz.”
